بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ

ٱلَّذِينَ إِذَآ أَصَٰبَتْهُم مُّصِيبَةٌ قَالُوٓاْ إِنَّا لِلَّهِ وَإِنَّآ إِلَيْهِ رَٰجِعُونَ ﴿١٥٦

Ki başlarına bir musibet geldiği vakit biz Allah’ınız ve nihayet ona döneceğiz "Biz Allah'a aidiz ve sonunda O'na döneceğiz." derler.

— Elmalılı Hamdi Yazır

Ki onlara bir musibet geldiği zaman; biz Allah içiniz ve yine O'na döneceğiz, derler.

— İbni Kesir

Onlar; başlarına bir musibet gelince, “Biz şüphesiz (her şeyimizle) Allah’a aidiz ve şüphesiz O’na döneceğiz” derler.

— Diyanet İşleri

Ki onlar kendilerine bir belâ geldiği zaman «Biz (dünyâda) Allanın (teslim olmuş kulları) yız ve biz (âhiretde de) ancak ona dönücüleriz» diyenlerdir.

— Hasan Basri Çantay

Ki onların başlarına bir musibet geldiğinde; «Biz Allah için varız ve yine O'na döneceğiz» derler.

— Seyyid Kutub

AYARLAR