بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ

وَإِذْ يَرْفَعُ إِبْرَٰهِۦمُ ٱلْقَوَاعِدَ مِنَ ٱلْبَيْتِ وَإِسْمَٰعِيلُ رَبَّنَا تَقَبَّلْ مِنَّآۖ إِنَّكَ أَنتَ ٱلسَّمِيعُ ٱلْعَلِيمُ ﴿١٢٧

Ve o vakit ki İbrahim beyitten temelleri yükseltiyordu İsmail’de birlikte şöyle dua ettiler: Ey bizim Rabbimiz kabul buyur bizden, daima işiten, daima bilen sensin ancak sen.

— Elmalılı Hamdi Yazır

Hani, İbrahim, Ka'be 'nin temellerini İsmail ile birlikte yükseltiyordu ve diyordu ki: Rabbımız bizden kabul buyur. Şüphesiz ki, Sensin Sen Semi', Alim.

— İbni Kesir

Hani İbrahim, İsmail ile birlikte evin (Kâbe’nin) temellerini yükseltiyor, “Ey Rabbimiz! Bizden kabul buyur! Şüphesiz sen hakkıyla işitensin, hakkıyla bilensin” diyorlardı.

— Diyanet İşleri

Hani İbrâhîm o Beytin temellerini (yahud: divarlarını), İsmail ile birlikde, yükseltiyordu (da ikisi de şöyle düâ etmişlerdi:) «Ey Rabbimiz, bizden (şu hizmeti) kabul buyur. Şübhesiz hakkıyle işiden, kemâliyle bilen sensin Sen».

— Hasan Basri Çantay

Hani İbrahim ile İsmail, Kâbe'nin duvarlarını yükseltirlerken söyle dua etmişlerdi; «Ey Rabbimiz, yaptığımızı kabul et hiç şüphesiz sen herşeyi işiten ve bilensin.

— Seyyid Kutub

AYARLAR