بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

أَفَأَمِنَ ٱلَّذِينَ مَكَرُواْ ٱلسَّيِّـَٔاتِ أَن يَخۡسِفَ ٱللَّهُ بِهِمُ ٱلۡأَرۡضَ أَوۡ يَأۡتِيَهُمُ ٱلۡعَذَابُ مِنۡ حَيۡثُ لَا يَشۡعُرُونَ ٤٥

Ya şimdi eman mı buldu o kimseler: o fenalıkları yapmak için hile kurup duranlar, Allah’ın kendilerini yere geçirmesinden? veya hatır-u hayallerine gelmez cihetlerden kendilerine azâb gelivermesinden?

– Elmalılı Hamdi Yazır

Kötü işler düzenleyenler; Allah'ın kendilerini yere batırmasından, yahut haberleri yokken üzerlerine ansızın azab gelmesinden emin mi bulunuyorlar?

– İbni Kesir

Kötü işler yapmak için tuzak kuranlar, Allah’ın kendilerini yere geçirmesinden veya (ansızın) bilemeyecekleri bir yerden kendilerine azap gelmesinden emin mi oldular?

– Diyanet İşleri

Fesâd plânları hazırlayanlar Allahın kendilerini yere batıracağına, yahud şuurlarının eremeyeceği cihetlerden kendilerine azâb gelib çatacağına karşı emîn mi oldu (lar) artık?

– Hasan Basri Çantay

Peygamber'e iğrenç tuzak kuranlar, Allah'ın kendilerini yerin dibine geçirmeyeceğinden ya da beklemedikleri taraftan gelecek ilahi bir azaba uğramayacaklarından emin midirler?

– Seyyid Kutub

AYARLAR
Okuyucu