-
Ancak onlardan söz kapan olur. Onu da delip geçen bir alev izler (ve yok eder).
-
Şüphesiz biz, kâfirler için zincirler, demir halkalar ve alevli bir ateş hazırladık.
-
Onlara şöyle denecek: “Yalanlamakta olduğunuz şeye (cehennem azabına) gidin.”
-
(30-31) “Üç kola ayrılmış gölgeye gidin ki, o ne gölgelendirir ne de alevden korur.”
-
(30-31) “Üç kola ayrılmış gölgeye gidin ki, o ne gölgelendirir ne de alevden korur.”
-
Şüphesiz cehennem, her biri saray büyüklüğünde kıvılcımlar saçar.
-
Bunlar sanki birer kızıl devedir.
-
Gökyüzü (yerinden) sıyrılıp koparıldığı zaman,
-
Cehennem alevlendirildiği zaman,
-
Cennet yaklaştırıldığı zaman,
-
Herkes önceden hazırlayıp getirdiği şeyleri bilecektir.
-
Sizi alevler saçan ateşe karşı uyardım.
-
(15-16) O ateşe, ancak yalanlayıp yüz çeviren en bedbaht kimse girer.
-
(15-16) O ateşe, ancak yalanlayıp yüz çeviren en bedbaht kimse girer.