-
(5-7) (Kur’an’ı) ona, üstün güçlere sahip, muhteşem görünümlü (Cebrail) öğretti. O, en yüksek ufukta bulunuyorken (aslî sûretine girip) doğruldu.
-
(5-7) (Kur’an’ı) ona, üstün güçlere sahip, muhteşem görünümlü (Cebrail) öğretti. O, en yüksek ufukta bulunuyorken (aslî sûretine girip) doğruldu.
-
Sonra (ona) yaklaştı derken sarkıp daha da yakın oldu.
-
(Peygambere olan mesafesi) iki yay aralığı kadar, yahut daha az oldu.
-
Böylece Allah kuluna vahyedeceğini vahyetti.
-
Kalp, (gözün) gördüğünü yalanlamadı.
-
(Şimdi siz) gördüğü şey hakkında onunla tartışıyor musunuz?
-
Andolsun ki, o, Cebrail’i bir başka inişte daha (aslî suretiyle) görmüştü.
-
Sidretü’l-Müntehâ’nın yanında.
-
Me’vâ cenneti onun (Sidre’nin) yanındadır.