102 surah

بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

حَتَّىٰ زُرۡتُمُ ٱلۡمَقَابِرَ ٢

(1-2) Sizi o çokluk kuruntusu oyaladı. Tâ ki, kabirleri ziyaret ediverdiniz.

– Ömer Nasuhi Bilmen

كـَلَّا سَوۡفَ تَعۡلَمُونَ ٣

Öyle değil, ileride bileceksiniz.

– Ömer Nasuhi Bilmen

ثُمَّ كـَلَّا سَوۡفَ تَعۡلَمُونَ ٤

Sonra öyle değil, ileride bileceksiniz.

– Ömer Nasuhi Bilmen

كـَلَّا لَوۡ تَعۡلَمُونَ عِلۡمَ ٱلۡيَقِينِ ٥

Vazgeçin. Sizin anladığınız gibi değil, eğer yakın bir bilgi ile bilecek olsa idiniz. (öyle yapmazdınız).

– Ömer Nasuhi Bilmen

لَتَرَوُنَّ ٱلۡجَحِيمَ ٦

Andolsun ki, o cehennemi mutlaka göreceksiniz.

– Ömer Nasuhi Bilmen

ثُمَّ لَتَرَوُنَّهَا عَيۡنَ ٱلۡيَقِينِ ٧

Sonra onu elbette ki, ayne'l yakîn göreceksiniz.

– Ömer Nasuhi Bilmen

ثُمَّ لَتُسۡـَٔلُنَّ يَوۡمَئِذٍ عَنِ ٱلنَّعِيمِ ٨

Sonra kasem olsun ki o gün her türlü nîmetten muhakkak sorulacaksınız.

– Ömer Nasuhi Bilmen

AYARLAR
Okuyucu

Yazı Boyutu